Yaz aylarına girerken hep birşeyleri geride bırakmak istiyoruz. Özellikle bize yük olan kiloları ve de onlarla beraber sıkışmış düşünceleri! Daha hafiflemek istiyoruz!
Yaz ve kış aylarına geçiş dönemlerinde detoxun iyi geldiğini biliyorum. Bende bu günlerde, yoga terapi öğretmenimin uygulamamı istediği detoxu yapıyorum. Detox, bize “fazla aldın birazcık ver” diyor. Bunu yaparken sadece fiziksel detox değil, ruhsal detoxda yapıyorum. Bence bu daha anlamlı oluyor. Sizlere yediğim içtiğim şeylerden bahsetmiycem. Ama tabiki browni yiyip, cappucino içmiyorum! Evet ruhsal detoxdan bahsedeceğim.
1.Bırak gitsin!
Detox yapmaya niyetlendiyseniz, birinci şartı bırakmak. Aşırıya kaçtığınız yeme, içme ve tüketme alışkanlıklarınızı farketmek ve onu daha aza indirmek veya yerine daha sağlıklı bir şey koymak. Tamamen hayatından çıkarmak için ise, kendine zaman tanımak. Alışkanlık haline gelmiş huylarını bırakmak, yediğin abur cuburları bırakmaktan daha zor!
2.Dinlemeye and içiyorum!
Dinlemek kolay görünen ama pratikde çok zor bir eylem. Birileri konuşurken sadece 10 saniye gülümseyerek dinlemenizi öneriyorum. Bunu yaparken ağzın içini hissetmeye çalışın. Böylece çevrendekilere daha fazla öğüt vermekten kaçınabiliyorsun!
3.Yavaşlamak!
Aynı bir kedinin, poposuna vuran akşam güneşinde esneyerek, gerinerek patisini uzun uzun yalaması gibi. 🙂 Yani her ne yapıyorsam, tam o anda, sadece o işin tadını çıkarıyorum. Çok basit, aynı anda başka bir şey düşünüp ya da bir sonraki adımıma doğru koşmuyorum. Hatta bazen sadece oturup bir ağacı izliyorum. Bu işte doğadan ilham alıyorum!
4.Teşekkür etmek!
Hayatımdaki iyi ve kötü öğretmenlere teşekkür ediyorum. İyiliklere teşekkür etmek kolay olanı, kötülüklere teşekkür ederken zorlanıyorum. Ama biliyorumki, o da bana bambaşka bir bakış açısından bakmayı öğretti. Bunu yaparken kalbimi elimdeki bir külah çilekli dondurmaya benzetiyorum ve kötülük olarak addettiğim şeyi düşündünçe dondurmam eriyor, yani kalbim. 🙂 Kalp detoxu!
6.Mutluluk bulaşıcıdır!
Mutlu olan insanlarla zamanımı geçirmeyi tercih ediyorum. Evet zaman bizim için çok kıymetli. Negatiflik de ışık hızıyla yayılan bir şey. Olumsuzluğun dibine vurmuş insanların “gel, masaya bir kadeh de sen koy” çağrısına kulak asmayın. Çünkü onların hep bir dertleri vardır, merak etmeyin, bitmez! Olumlu insanlar ise, bir kelebek gibidir. Havada cıvıl cıvıl renkleriyle uçarlar. Onları takip edin!
7.Nazik olmak!
En zor olanı en sona sakladım. Bunu yaparsanız iyi dereceyle mezun oldunuz demektir. Öncelikle kendi bedenime nazik davranmaya çalışıyorum. Bunu yapmak ise, bana yoga pratiğimde de, kendime karşı nazik olmayı öğretiyor. Nazik olmak, sadece başkasına karşı yaptığımız zamansız kibarlıktan farklı bir şey. Kendi hisslerini farketmek ve kendine karşı nazik tavrın sonucunda çevrendekilere karşı daha nazik olabiliyorsunuz. Bu da empati yeteneğini geliştiriyor!
Tabiki, detox yogasız olmaz! Yoga, farklı pozlara geçişlerin etkisiyle organlarımıza masaj etkisi yapar. İç organlar uyarılır ve iç salgı bezleri dengelenir. Bedenden yoğun bir toksin atımı gerçekleşir. Zihinsel toksinleri atmak için ise, meditasyon yapıyorum. 5 dakika sessiz oturmak bile zihni sakinleştiriyor.
Bahar ayları yenilenmek ve tazelenmek için en uygun zaman. Temiz bir beden ve temiz bir zihin ile çevremize pozitif titreşimler yayarız.
Haydi sizde bir tırtıl gibi üstünüzdeki ölü deriyi atın! Hareket edin, koşun, dans edin, yoga yapın, nefesinizi farkedin ve bırakın içinizdeki ışık dışarı çıksın!
Bu yazıyı yağmurlu bir bahar akşamı bir Cafe’ de yazarken, aklıma Buda’nın şu cümlesi geliyor;
“bırakmak,mutluluktur”!
Ve yazdıktan sonra çok tatlı bir yoga inzivasına gitmek üzere kaz dağlarına yola çıkıyorum. Siz de benimle birlikte eğlenceli bir detox kampına katılmak istiyorsanız, bana yazın!
(Yer: Kaz dağları, zaman:bu yaz)
Yogayla kalın. 😉
Deniz
