JewelJam CEOsu ve Kurucusu Fulya Uygun ile Röportaj

Bugün kariyer röportajlarımızda aksesuar kraliçesi Fulya Uygun’la tanışacaksınız. ABD ve Kanada’yı sallamaya hazırlanan JewelJam.com hikayesiyle birlikte çiçeği burnunda (hep bu sözü kullanmak istemişimdir :p) girişimci Fulya Uygun’un kariyer hikayesine de tanıklık edeceğiz hep birlikte.

Fulya’yla çok özel sohbetimize geçmeden önce ben size tanıdığım Fulya’yı anlatacağım bir kaç cümle ile. Fulya ile New York’a ilk geldiğimde 2011 Eylül’de tanıştım. Fulya tanıdığım en özgür düşünceli, en yorulmayan ve asla vazgeçmeyen insan diyebilirim. Fulya’nın hikayesi hakikaten çok çalışmanın hikayesi denilebilir. Bazı insanlar vardır tereyağından kıl çeker gibi işleri yoluna sokar. Bilin istedim ki Fulya onlardan değil. Uğraşıp ve çalışıp elde edenlerden…

Betül K. Yıldız: Ben seni Amazonlara benzetiyorum. Özgür ve savaşçı. Doğru bir benzetme olmuş mu sence?

Fulya Uygun: Haha. Tam olarak Amazon olmasa da gerçeklik payı var. Bu konuda seninle aynı gemideyiz diye düşünüyorum.

BKY: Boğaziçi mezunusun. Nedir siz Boğaziçilileri farklı kılan? Sorum şu aslında okulun önemi var mı girşimci olmak için mesela? Kurumsal isteyenlere mi önerelim biz bu okul etiketini?

FU: Ben girişimciliğin okuldan öte kişiyle alakalı olduğuna inanıyorum. Okulun networking için katkısı olabilir, yatırım alırken işinizi kolaylaştırabilir, kişisel markanız için okulun adı işinize yarayabilir, gerisi kişinin ne kadar öğrenmeye açık, risk almaya yatkın ve iş etiğine sahip olduğuyla alakalı. Kurumsalda ya da start-uplarda çalışmak tamamen bakış açısı. Zaten ülkemizi düşününce, puanının yettiği en iyi okulda okumak tavsiyeden öte ortak hedef gibi duruyor.

BKY: JewelJam’e kadar neler yaptın Fulya? Benim bildiğim 2 kere ABD bir kere Dubai deneyimin oldu. Turizmden internet dünyasına geçiş yaptın nasıl oldu bunlar? Hepsi hayatın seni sürüklemesi mi bilinçli bir geçiş miydi bu? Hayatın sırrı nedir? 😀

FU: Yoğun bir eğitim sürecinden sonra açıkçası biraz kafamı dağıtmak için yurt dışında yaşamaya karar verdim. Daha sonra yaşam tarzı, özgürlüğü, olanakları bana uygun geldiğinden okul sonrası hayatımın büyük bir kısmını yurt dışında yaşayarak geçirdim. Sektör değişimleri tamamen ilgi alanlarımın değişimi ve karşıma çıkan fırsatları değerlendirmemle alakalı. Şu ana kadar izlediğim yol her ne kadar çok planlı çizilmiş bir yol olmasa da, tamamen kişiliğime ve hedeflerime uygun bir yol oldu.

BKY: Peki JewelJam nasıl doğdu? Mesela modayla ilgili misindir? Sever misin dergileri karıştırıp, bloggerları takip etmeyi ya da celebrityler ne giymiş meraklı mısındır bu işlere? Ha tabi neden takılar bir de?

FU: Modayı severim tabi. Elimden geldiğince takip etmeye çalışırım. Şu an işimden ötürü eskisinden çok daha fazla ilgiliyim. Takıyı seçmemin sebebi tasarıma olan merakım. Küçüklüğümden beri takı yapmayı çok severdim, şu an bunu daha profesyonel bir alana taşımak için eğitim görüyorum. Takı yaratıcılığını çok güzel kullanabileceğin bir alan. Biz JewelJamle beraber inanılmaz yaratıcı tasarımcılarla tanıştık, takdir ettik ve onların ABD pazarına açılması için adım atmak istedik.

BKY: Biraz JewelJam’ i konuşalım. Biz bir kere sattığın ürünlere bayıldık. Hepsi özenle seçilmiş tasarım işi harika parçalar. Herkesin elinde kolunda göremeyeceğimiz şeyler. Hayır JewelJam Essentials diye bir de kendi kreasyonunuz var ki değme tasarımcı işlerine şapka çıkartır cinsten. İçerde bir tasarmcınız var mı bunları yapan? Yoksa sen mi tasarlıyorsun bu ürünleri?

jeweljam_kadinimmutluyum_fulyauygun_kimdir

jeweljam_kadinimmutluyum_fulyauygun_kimdir4

FU: JewelJam’de şimdiye kadar ABD pazarında aktif yer almayan farklı kıtalardan tasarımcılarla çalıştık, oldukça farklı ürünleri seçmek için uğraştık. JewelJam Essentials sitemizdeki diğer tasarımlara göre çok daha sade bir line. Zaten ismini Essentials koymamızın sebebi bu. Essentials için oldukça sade ürünler tasarladık.

BKY: Peki neden Türkiye değil de ABD? Aslında bu bile senin karakterini bize yansıtıyor. Ben oynadım mı büyük oynarım diyorsun sanki.

FU: Türkiye pazarında da yapılabilecek girişimler var tabii ki, ama JewelJam bunun için uygun değildi. Benim online marketing tecrübemin hepsi neredeyse ABD pazarında olduğundan, bu pazarı Türkiye pazarına göre daha iyi tanıdığımı söyleyebilirim. Bir de söylediğin doğru galiba, küçük denizde balık olmak çok cazip gelmemiş olabilir.

BKY: Geri dönüşler nasıl? Amerikan kullanıcısı farklıdır çünkü. Avrupa insanı daha kültürelken Amerikanlar biraz daha popturlar. Bugün al kullan yarın at gitsin. Doğru mu tespitlerimiz?

FU: Amerika çok büyük bir pazar. Pop kültürünün hakim olduğu bir pazar olduğu doğru. Her ne kadar bahsettiğimiz kesim pazarın büyük bir kısmı da olsa, bu pazarın dışında kalan kesim yine bir işletmenin başarıyla büyümesi için yeterli. Söz gelimi sadece ABD’deki Avrupalılar’ı hedeflesek bile, bu oldukça geniş bir pazarı oluşturuyor. Kullan at kültürü bizim ürünlerimizi kesinlikle yansıtmıyor, biz daha sofistike bir kesime hitap etmeye çalışıyoruz. Ürünlerimiz oldukça ilgi çekiyor.

jeweljam_kadinimmutluyum_fulyauygun_kimdir2

BKY: 3 Geldik herkesin merakla beklediği soruya. İşin finansal kısmını nasıl hallettin? Sanırım tüm girişimci olmak isteyenlerin merak ettiği soru bu.

FU: Finansal kısım herkesin tahmin edebileceği gibi işin en zor kısmı. Ben başlangıcı yaparken part-time ve freelance işlerde çalışıp bir taraftan geçimimi sağlladım, bir taraftan da Kosgeb Uygulamalı Girişimcilik kursuna katıldım. Kosgeb şirket kuruluşundan site açılışına kadar masraflarımızı kırparak da olsa karşıladı. İkinci şirketimizi ABD’de açtık, burada da Ekonomi Bakanlığı ofis ve pazarlama desteklerinden yararlanabiliyoruz. Onun dışında başlangıç için kendi kişisel birikimlerimi kullandım. Start-upların çoğu zaten ilk başlarında aile-arkadaş desteği, kendi birikimi vs gibi yöntemlerle işe girişiyorlar. Benim bu noktada tek önerebileceğim, hali hazırda bir işiniz varsa, kendi işinizin hareketini görmeden finansal kaynaktan vazgeçilmemesi. Başlangıçta her ne kadar iş yükü fazla da görünse, normalden 30%-40% oranında fazla ve verimli çalışarak start-upınızla kendi işinizi aynı anda götürebilirsiniz. Bu tabii benim gibi sınırlı finansal kaynakla işe başlayacaklara bir öneri.

BKY: Yatırım işi zor iş. Daha önce startuplarda çalışmış deneyimli bir insan olarak diyebilirim ki işiniz bir nevi bebeğiniz oluyor ve onu başkasıyla paylaşmak zor geliyor. Sende de oluştu mu böyle bir duygu?

FU: Ben her ne kadar belirttiğin gibi işime bebeğim gibi baksam da, şirkete katkı sağlayacağına inandığım bir yatırımcı ya da ortak ile ilerlemeye sıcak bakarım. Bir işin içine çok girdiğinizde bazen dışardan bakabilme yeteneğinizi kaybedebiliyorsunuz, burada sizinle beraber yol alabilecek, eksiklerinizi tamamlayacak ve fikir paylaşımı yapabilecek yatırım ya da ortaklar önemli. Start-uplar için network de çok önemli, çoğu yatırım firması start-uplara bu konularda da yardım sağlayabiliyor.

BKY: Bugünkü aklım 25 yaşında bende olsaydı şöyle şöyle, böyle böyle, olmadı öyle öyle yapardım dediğin var mı? Yoksa benden selam söyleyin bütün aşklarıma mı dersin?

FU: Kesinlikle ikincisi 🙂 Değiştirmek istediğim herhangi birşey yok. Tekrar olsa ufak tefek farklılıklar dışında aynı adımları teker teker atardım diye düşünüyorum.

BKY: Yaptımsa istedim yaptım adıma bir günah daha yazdım diyorsun yanii (Şair formunda olup şarkılardan alıntı yapmayı kendine iş bilmiştir.) Peki sence Türkiye’de kadın girşimci olmakla Amerika’da girişimci kadın olmak arasında ne gibi bir fark var? (Bunu Türkiye’de çalışan kadın olmak yada Amerika’da çalışan kadın olmak şeklinde de yorumlayabilirsin, her ikisini de yapmış bir insan olarak)

FU: Türkiye’de bırak kadın girişimci olmayı, girişimci olmak başlı başına zorlu bir iş. Benim şu an bile çektiğim en büyük sıkıntı, ailemin bu işin mantığını hala anlayamamış olması. Türkiye’de bir girişimim hiç olmadı, ama çalışan bir kadın olarak, buradaki kadınların iş hayatındaki networking grupları, birbirlerini takdir ve destekleri Türkiye’de henüz yok. Biz eleştiri odaklı bir milletiz, bunun yapıcı olmasına çok da önem vermiyoruz gibi geliyor bana. Burada çok daha rahat network oluşturup ortak çalışmalar yapabiliyorsun. Tabii bunda buradaki kadın girişimci sayısının Türkiye’ye kıyasla oldukça fazla olması etkili olabilir. Türkiye’de kadın girişimciler ve girişimci olmak isteyenler erkek egemen olan bu alanda birbirlerini daha çok desteklemeliler.

BKY: Bize Fulya Uygun’ u tek kelimeyle tanımla desek tek kelimen ne olur? Belki 2.ve3.?

FU: Cesur olur. Kafama birşey koyduğumda hayırı cevap olarak almam kesinlikle. Son olarak her ne kadar oldukça stresli bir iş yapsam da rahat yapıda bir insanım. Sıkıntılarıma odaklanmam.

BKY: Kadınım Mutluyum… Çünkü?

FU: Kadın olmak mutlu olmak için bir sebep. Kulağa çok feminist gelmeden, kadınları erkeklerden farklı yapan ne varsa, duygularımızın yoğunluğu, derin hislerimiz, sevgilerimiz, içsel gücümüz hepsi çok değerli.

BKY: Kadın denilince…

FU: Zorluklarla daha kolay başedebilen güçlü varlıklarız.

BKY: Bu işin atası…

FU: Anlamadım 🙂

BKY: Sen zaten Kadınım Mutluyum’a ilk kurulduğu zamanlardan beri destek olan arkadaşlarımızdansın. Bitanesin. JewelJam yolunda sana başarıların en büyüğünü diliyor bizi Silicon Alley’de en iyi şekilde temsil edeceğini biliyoruz ama son olarak alakalı alakasız söylemek istediklerin?

FU: Çok teşekkürler ilgin ve eğlenceli sohbetin için!

Betül K. Yıldız

Betül Yıldız Marmara İşletme' den 2009 yılında mezun olduktan sonra kendini sosyal medya yardımıyla internet sektöründe buldu. O gün bugündür dijital dünyanın bir parçası olmaktan mutlu mesut yaşamakta. İstanbul' a olan aşkından dolayı çok gezer, hele cumartesi geceleri evine girmezdi. Şimdi New York'ta ne yapmaktadır bilinmemekle birlikte portalımızın joker elemanı olmayı kendine görev edindiği için sevgimizi ilk günden kazanmış durumda. Sıradaki istek parçayı çalması için ona [email protected] ' dan ulaşabilirsiniz. Google+

No Comments Yet

Leave a Reply