Şimdiiii nerde kalmıştık, leydizzz ve centılmınss. evet siz beni henüz tanımıyorsunuz ama tanıyacaksınız 🙂
Ben normalde çalışan işinde gücünde bir insanım ve bizim ofisteki herkes gibi ben de Ayşegül Hanım’ a uyuz oluyorum. Ayşegül duyuyormusun beni?? Uyuz oluyorum sana uyuz!!! Hiçbir şey yapmayı bilmiyorsun. Beceriksizsin. Karar veremiyorsun. İnsanları bir arada çalıştıramıyorsun. Bütün işi benim üstüme yıkıyorsun. Haftasonları da hep şehir dışındasın. Biz çalışıp didiniyoruz, balını kaymağını sen yiyorsun. Hepimiz gıccık oluyoruz sana gıccık. Mesela bu hafta, biz üç kişi bütün yaz üstünde çalıştığımız projeyi, müşteriye hanımefendi sundu. Hem hiçbir şey yapmadı hem de her şeyi o yapmış gibi oldu. Sahnemizi çaldı resmen ve bunu hep yapıyor. Haftayı bitirdik, o Ege’ye gitti hafta sonu sefasını sürmeye, biz de arkadaşlarla projemizin başarısını kutlamaya gittik.
Ben de çok şey istiyorum galiba. Hem ilişki istemiyorum hem de yalnız uyumamak. Emir’in işte bu yüzden hayatımda olmasını seviyorum. Bağlılık yok. İlişki yok. Sadakat arayışı yok. Bir mesaj atıyorum hemen geliyor. Emir işte her kadına lazım. Gardırobumdaki siyah elbise gibi. Yani kırmızı ruj sürersiniz, duruşunuz bile değişir ya Emir benim hayatımda böyle bir şey. Zor durumda hayat kurtarır, renk verir. Geçen haftaki kahvaltıdan sonra hiç telefonlarını açmamıştım. Çocuk da neye uğradığını şaşırmıştı. Neyse ki o gece kendimi affetirmeyi başardım, diye düşünüyorum. Bir de ona sormak lazım tabii gerçi halinden ne kadar memnun olduğunu bayağı belli etmişti. 🙂